Modernitenin siyaset, toplum, din üzerindeki etkilerine ve bu olguları nasıl dönüştürdüğüne dairpek çok farklı yaklaşım vardır. Bu yaklaşımların odak noktasını din ile seküler kavramlarıoluşturmuştur. Klasik yaklaşım, Batı modernitesinin sekülerleştirdiğini, dinin siyasal ve toplumsaletkilerini tamamen ortadan kaldırdığını ya da azalttığını iddia etmiştir. Klasik teze karşı yeniparadigma, sekülerin yerine dini olanın yükselişine dikkat çekmiştir. Ancak bu iki paradigmadan farklıolarak Nilüfer Göle, seküler ile din arasındaki ilişkiyi Batı merkezli bir idealite yerine Batı-dışıtoplumların kendine mahsus modernleşme tecrübeleri üzerinden yeniden okumuştur. Bu çalışmadaGöle’nin Türk modernleşmesine yönelik analizleri üzerinden kamusal alanları...