Erken dönemlerden itibaren Batı ile Doğu dünyası arasında süregelen hakimiyet mücadelesi çatışma ve ötekileştirme üzerinden yürütülmüştür. Batı, kültür ve anlayışını şekillendirirken zihin kodlarını tarihten tevarüs eden kısmen inançların etkin olduğu sömürgeci bir mantıktan hareketle kendi merkezli anlayışın etrafına diğerlerini farklı mesafelerde olmak üzere öteler ve ötekileştirir. Sömürgeci Batı bu davranışını sahip olduğu dini inanç değerlerinden ziyade üstünlük ve farklılık psikolojisinden hareketle ötekini olumsuz hükümler ve değerlendirmelerle nitelendirerek oluşturur. Çünkü varoluşunun temeline kendi farklılığı ve üstünlüğünü yerleştirmiştir. Bu çalışmada Batılının öteki algısının oluşmasında inanç ve kültür değerlerinin zeminini ...