Covid-19 salgınıyla birlikte bütün insanlık doğanın ve toplumların işleyişine dair fikirlerini gözden geçirmek zorunda kaldı. Bu gözden geçirme sürecinden bilim de nasibini aldı, alıyor. Kitlelerin bilime bakışında ikircikli bir dönüşüm meydana geldi. Bir yandan, olup biteni açıklamada, yine de bilimin en güvenilir yol olduğu inancı pekişti; beri yandan, aynı bilimin sanıldığı gibi her şeyi tam bir kesinlikle bildiği biçimindeki genel kanı örselendi. Neredeyse iki yüz yıldız hakikate ulaşmak üzere yola çıkmış bütün diğer rakiplerini (teolojiyi, felsefeyi, halk bilgeliğini) ezip geçmiş olan bilimin “kesinlik” iddiası sallantıya girdi. Geniş kitleler, oldum olasıya bilimin bizatihi kendisiyle ilgilenmezler; onun bağrından üretilen sonuçlara, ...