Kur’ân’ın ilâhî kaynaklı olduğunun en büyük delili şüphesiz kendisidir. Mana yönünden sahip olduğu pek çok özelliğiyle benzersiz bir söz olan Kur’ân’ın pek çok i’câz veçhi, lafızlarındaki inceliklerde saklıdır. Ne var ki Kur’ân’ın mucizevî yönüne iman etmek ile ona vakıf olmak arasında fark vardır. Bütün müminler, Kur’ân’ın ilâhî menşeli olduğuna iman ederken i’caz özelliklerinden hareketle ilâhîliğini ortaya koyamazlar. Kur’ân’ın benzersiz bir yapıya sahip olduğunun ortaya konulması, başta samimiyet olmak üzere ilmî yeterliliğe, geniş bir perspektife, duru ve parlak bir zekâya sahip olmanın yanında fıtrî bir yeteneğe de ihtiyaç vardır. Bu çalışmada, mülhitler tarafından Kur’ân’ın karalanması için ileri sürülen bahanelerden biri olan lafzî...