Modernist dönemde İngiliz bildungsromanı: Virginia Woolf'un Jacob'un Odası adlı romanı ve psikolojik açıdan kişilik biçimlenmesi

This study investigates the thematic aspects of the Bildungsroman fictional pattern, as well as its emergence in German and then English literature, and its flourishing as the Victorian Bildungsroman, as to focus ultimately on the adaptation of the tradition by the modernist writer Virginia Woolf in the 20th century. Our study is based on the premises that the Bildungsroman gained popularity among the Victorian realists for having offered the necessary extension in a fictional discourse to their primary concern with the based on the principle of determinism relationship between individual experience and the milieu, but the Bildungsroman maintained its vitality in the age of Modernism, as to mention just Jacob's Room, A Portrait of the Artist as a Young Man, and Sons and Lovers. Virginia Woolf's novel, representing the main concern of our study, reveals that the modernists call attention to individual experience in the determent of the social concern to show the impossibility of the harmony between internal and external factors in the process of character formation. To present the ways in which Jacob's Room both continues and deviates from the tradition of the Bildungsroman, and expresses the protagonist's physical and spiritual development, while criticizing the social structure that restrains the achievement of the personal desires of the young generation and provokes their failure before completing their development, represent the topical concern and originality of our thesis.Bu çalışma, Bildungsroman edebi geleneğinin içeriksel özelliklerini, Alman ve İngiliz edebiyatında ortaya çıkışını ve bu geleneğin 20. yüzyıl modernist yazar Virginia Woolf tarafından tekrar ele alınmasını inceler. Bildungsroman 19. yüzyılda kişi ve sosyal çevre arasındaki güçlü ilişkiyi edebi eserlerinde yansıtan gerçekçi yazarlar arasında önem kazanır ve modernizm döneminde varlığını devam ettirir. Çalışmanın özünü oluşturan Virginia Woolf'un Jacob'un Odası adlı romanı modernist yazarların kişilik gelişiminde içsel ve dışsal faktörlerin bir arada bulunamayacağı görüşünü yansıtır. Yazarın romanda Bildungsroman geleneğine sadık kalması, aynı zamanda gelenekten sapması ve ana karakter Jacob'un fiziksel ve ruhsal gelişimini genç kuşağın kişisel hedeflerine ulaşmalarını engelleyen ve gelişimlerini tamamlayamadan başarısızlığa uğramalarına sebep olan sosyal yapının ve geleneksel değerlerin eleştirisi çerçevesinde ele alması bu çalışmanın odak noktasını oluşturur