Malignite Sebebiyle Kalıcı Port Kateter Takılan Hastalarda Kanser Tiplerine göre Klinik Takip ve Komplikasyonların Karşılaştırılması

Aim: In patients diagnosed with cancer, port catheter insertion is of critical importance for the appropriate delivery of the treatmentand patient comfort. Aim of this study is to compare the patients placed subcutaneous port catheter in terms of the complications andthe port remaining open based on cancer types.Material and Methods: A total of 530 patients who had port catheter insertion in our clinic for chemotherapy between January 2011and December 2017 were included into the study. Of the cases, 234 (44.1%) were female and 296 (55.9%) were male; and the meanage was 57.90±10.18 years. The port catheters were placed subcutaneously under vascular ultrasonography and the position of thecatheter was checked using fluoroscopy. Patients underwent physical examination to check for hemorrhage or hematoma, andunderwent chest x-ray to check for pneumothorax or hemothorax. Patients were called in for checkup for wound-site infection and portthrombosis on the postoperative 10th and 30th days.Results: The majority of the patients who had port insertion were being followed up for gastrointestinal malignancies. Of the patients,224 (42.2%) had port catheter insertion due to colon cancer, 68 (12.8%) due to breast cancer, and 111 (20.9%) due to gastric cancer.Frequency of catheter thrombosis was statistically higher in cases with colon and breast cancer. Wound site infection was observedmore frequently in hematological malignancies.Conclusion: We suggest that, after port insertion, these complications can be reduced by using prophylactic anticoagulants for longterm port use in cases with breast and colon cancer, and by continuing empirical antibiotic treatment against endemic pathogens incases with hematological cancers.Amaç: Kanser tanısı alan hastalarda port kateter takılması hasta konforu ve tedavinin uygun verilmesi açısından çok önemlidir. Bu çalışmanın amacı subkutan kalıcı port kateteri takılan hastaların kanser tiplerine göre port açık kalma ve gelişen komplikasyon açısından karşılaştırılmasıdır. Gereç ve Yöntemler: Kliniğimizde Ocak 2011 ve Aralık 2017 arasında kemoterapi amacıyla port kateter takılan 530 hasta çalışmaya alındı. Olguların 234 (%44,1)’ü kadın ve 296 (%55.9)’sı erkek, ortalama yaş 57,90±10,18 idi. Port kataterler vasküler ultrasonografi altında subkutan olarak takıldı ve perioperatif skopi ile katater yeri ve katater kırılması açısından kontrol edildi. Hastalara fizik muayene yapılarak kanama ve hematom açısından, akciğer grafi çekilerek pnömotoraks ve hemotoraks açısından kontrol edildi. Hastalar postoperatif 10. ve 30. günde yara yeri enfeksiyonu ve port trombozu açısından kontrole çağrıldı. Bulgular: Port takılan hastaların büyük çoğunluğu gastrointestinal kanser tipleri sebebiyle takip ediliyordu. Olguların 224 (%42,2)’üne kolon ca, 68 (%12,8)’ine meme ca ve 111 (%20,9) hastaya rektum ca sebebiyle port katater takıldı. Katater trombozu sıklığı kolon ve meme kanseri olan olgularda istatistiksel olarak daha yüksekti. Yara yeri enfeksiyonu ise hematolojik malignensilerde daha sık gözlendi. Sonuç: Port takılmasından sonra meme ve kolon kanseri olgularında uzun süreli port kullanımı için profilaktik antikoagülan kullanımının, hematolojik kanser olgularında ise sık görülen patojenlere etkili ampirik antibiyotik tedavisinin devam edilmesi ile bu komplikasyonların azaltılabileceği kanaatindeyiz