Müslüman felsefeci ve âlimlerin Yunan felsefesinin uzun bir aradan sonra tekrar canlanması ve geliştirilmesi yolundaki üstün katkılarına rağmen XII. Yüzyıldan sonra İslam toplumlarında felsefenin neredeyse hiç derecesine indiği genel kabul gören bir fikirdir. Müslümanlarca hazırlanan alt yapıyı kullanan Avrupa’daki Hıristiyan toplumların felsefe ve bilimde katettiği mesafe ve buna karşılık İslam ülkelerinin felsefe ve bilimdeki iyi olmayan durumu bilinen bir gerçektir. Bu konuda yapılan araştırmaların çoğu; Gazzâlî’ye ait felsefeyi reddeden bir tür din yorumunun tercih edilerek akılcı düşüncenin terkedilmesi, İbn Rüşd’ün felsefe lehine gayretlerinin Müslümanlarca benimsenmemesinin sorunun asıl nedeni olduğu sonucuna ulaşmaktadır. İslam düny...