İnsanlık tarihinin en eski dillerinden biri olan Arapça, Kur’an dili olması sayesinde, konuşulduğu bölgenin sınırlarını aşıp tüm Müslümanların hem din, hem de edebiyat dili haline gelmiştir. Ayrıca Arap dili, dünyada konuşulan birçok dile de nüfuz etmiştir. İnsanlığa bir hidayet rehberi olarak gönderilen Kur’ân-ı Kerim, doğal olarak Hz. Muhammed (s.a.v)’in yaşadığı toplumun diliyle inmiştir. Allah’ın insanlara rehber olmak üzere son elçisi vasıtasıyla gönderdiği son kitabı Kur’ân-ı Kerim, indirildiği andan itibaren, kendisinin okunup anlaşılmasını ve açıklanmasını istemiştir. Ona inanan ve gönül veren insanlar, bu ilâhî emir istikametinde, Kur’ân’ın kendine özgü edebî üslubunu da dikkate alarak, ilk dönemden itibaren onu doğru okuyup anla...