1960’lardan itibaren görsel kültürün bir parçası olan sanat, görsel kültürle dilsel ve göstergesel bir alışveriş içine girmiştir. Yapıtlarda anlam ve metinsel içerik ön plana çıkmaya başlamıştır. Sanatçılar, kavram ve çözümlemeler öneren, imge ve dil arasındaki ilişkileri irdeleyen, seyirciyi anlam çözümlemesi sürecine davet eden yaklaşımları tercih etmektedir. Bu durum sanat eğitimi sürecinde sanat yapıtlarını anlamlandırmayı, okumayı zorlaştırmaktadır. Anlamla, anlamın üretilmesi ve eklemleniş biçimiyle ilgilenen bir yöntem olan göstergebilimin sanat eğitiminde sanat yapıtı okuma ve öğretme süreçlerinde önemli bir rol oynayabileceği düşünülmektedir. Araştırmada C.S. Peirce’ın gösterge tanımlaması ve yaklaşımı temel alınarak gös...